"Hassiktir biri ates ediyo !!! Ahhh !!! Nerde bu pic !!! - Mission Failed - Cok sikildim amina koyyim .... Sikiyim..... Saat daha 10 bucuk. Disari cikiyim bari " dedi genc adam. Bir sigara sardi, yavasca icine cekti. Kafasi iyiydi simdi. Dolaba koymadigi pepsinin birazini artik bosalmis sarap sisesinin icine doktu. Sonra pepsi sisesine biraz rom karistirdi. Gitmeye hazirdi.
Disari ciktiginda etrafin hala sisle kapli oldugunu gordu. Sehir sisler icinde muhtesemdi. Otobus duragina dogru ilerleri. Kafasi iyiydi. Tam duraga varmisken otobus geldi. Yan taraftan "Hey Dino !!! "diye bir haykiris duydu. Kristina'dan baskasi degildi. Sarhos bir arkadasini omuzuna yuklemisti. Otobuse bindi ve karti tarayicidan gecirdi. Sofor " bla bla forbiden, bla bla not allowed dedi. Hic bi sik anlamamisti. Bunu ingilizce belirtti. Adam israrciydi. "Yes, you understand " dedi. "bla bla forbiden " diye tekrarladi. Neyseki bir sure sonra israrindan vazgecti. Sirada cok kisi vardi. Otobuste en sevdigi yere gecti ve ayaklarini uzatti. Cebinden cikarttigi pepsi sisesinden bir yudum aldi. Hala partinin nerde oldugunu bilmiyordu. Fesbuyu kontrol etti. Hic bir haber yoktu. Alidhem'e gidip geceye korlemesine dalacakti. Bugun konustugu ilk kisi otobus soforuydu. Onun da ne dediginden bi sik anlamamisti. Cani cok sikiliyordu. Otobusten universite hastanesinin orda indi. Kendi kendine "babam penaltiyi atarsan sana kemik alcam dedi, ama kemik alicak parasi yoktu, ben de atmadim diye mirildandi. Kafasi iyiydi.
Otobusun gelmesine 25 dakika vardi. Yurumeye karar verdi. Sigarasini yakip pepsiden bir yudum alirken otobus yanindan gecti. Sigarasindan bir nefes cekti. Sisler icinde sehir harika gorunurken adam icinden mirildandi. " Ve altintop odulu Messi'ye gidiyor. Noluyo AMK !!! " Yolunun uzerinde golgeler vardi. Hicbirinin bir amaci yok gibiydi. Neden sonra gulmeye basladi. Gerizekali cocugun resim defteri aklina gelmisti. Kafasi hala iyiydi.
Simdi elinde pepsi sisesi agzinda sigara Alidhem'e girdi. Kulakligini cikartip etrafi dinlemeye basladi. Hicbir hareket yoktu. Yolunun uzerinde daha fazla golge gordu. Nereli olduklarini anlamak icin yanlarindan gecti. "Lanet olsun Isvecliler" diye mirildandi kapali dislerinin arasindan. Yolu uzatmisti. Fakat kizin gotu guzeldi diye dusundu. Pepsi sisesini bitirmesiyle Local'a varmasi bir olmustu. Tam siraya girecekken herifin biri kendisine isvec dilinde birseyler soyledi. Konustugu ikinci kisinin de ne dediginden bi sey anlamamisti. Ona bunu Isvecce belirtti. Adam buraya otobusle mi yoksa bisikletle mi geldigimi sordu. Ona 31 cekip rahatlamasini soylemeyi dusunurken, yuruyerek geldigini belirtti. Adam merakli cikmisti. Alidhem'de mi yasadigini sordu. Mariehem diye yanitladi oburu. Mariehemden buraya yuruyerek mi geldin diye sordu adam. Adeta bir gazeteci titizligi ile tum detaylara ulasmaya calisiyordu. Evet dedi. Baya uzun bir yol dedi gazeteci. Sanirim arkadas olmaya calisiyordu ayni zamanda. Bir dergi ya da gazete icin mi calisiyorsun diye sordu gunun ne dedigini anladigi ilk kisine. Yoo hayir adamim dedi gazeteci. Birazcik duraksadiktan sonra agzindaki baklayi cikartti. Buraya telefonunu calan iki kizi bulmaya gelmisti. Arastirmasinin pek iyi gittigi soylenemezdi. Berikinin arkasindan gecen adamin omuzundan tuttu ve ayni sorulari Isvecce ona tekrarladi. Adam sirada ilerledi. Durumun sacmaligini dusundu. Gazeteci, adamin arkasindaki iki kiza da ayni soruyu sordu. Bence bunlar dedi adam gazeteciye. Gazeteci bu goruse katilmadi. Onlar iceride dedi. Adam ona iyi sanslar diledi ve kapidaki herife kafa kagidini gosterdi. Pasaportunu kaybettikten sonra barda kafa kagidini gostermenin daha iyi bir fikir olduguna kanaat getirmisti. Herifi gectikten sonra kasadaki kiza ogrenci birligi kartini gosterdi. Kiz kartin eski oldugunu soyledi. Kiz ciddiydi, kiz dikkatliydi. Parayi normal fiyatta odedi ve ondeki kizin gotune bakip mekana girdi.
Mekanda montunu biraktiktan sonra tanidik yuzler aramaya basladi. Biraz ilerledikten sonra sarisin Iranli kizla gozgoze geldiler. Adam ona her zamanki iltifatlarini soyledi. Kiz parmaklariyla gozum ustunde hareketi yapti. Adam da ayni hareketle cevap verdigini dusunurken, yanlislikla ulkucu isareti yaptigini farketti. "issazi issinin issassiz" diye dusundu. Kizin guzel gotune bir sure bakip bira almaya bara yoneldi. Bir sure sonra dans pistinin oralarda jazz festivalinden tanidigi Cek hatuna jazz festival t-shirtunu gosteriyordu. Kizla bir sure dans ettikten sonra, Iranli kizin gotune biraz daha bakti. Ici dolu bira sisesini cebine koydu ve agzinda sigara disarinin yolunu tuttu.
Kapidaki heriften gizlenip birasini icerken, Frost/Nixon filmindeki hatuna fena halde benzeyen kizi farketti. Hemen kizin yanina gitti. Kiz yanagina opucuk kondurup sarildi ona. Birlikte sirada ilerlediler. Kasaya vardiklarinda Rebecca Hall kiza ogrenci birligi kartini gosterdi. Kiz kart eski dedi. Kiz ciddiydi. Kizin sahin gibi gozleri vardi. Fakat kiz cirkindi, doga guzelligin yerine ona bu gozleri vermisti. Evrimin garip mekanizmalari vardi. Bara girerken Rebecca'nin gotune bakmayi surdurdu. Kafasi guzeldi.
Icerde Rebecca'nin garip Isvecli arkadaslariyla takildi. Rebecca kulakligiyla Federallere benzedigini soyledi ve kulakligini alip ne dinledigini anlamaya calisti. Barda radyo cekmiyordu. Bir sure sonra Rebecca'yi kaybetti. Disari cikip sigara icti, got seyretti. Geri dondugunde Rebecca ile birlikte Jazz Festivali'nde ona telefon numarasini veren kizi da gordu. Kiz ona sarildi ve yanagina opucuk kondurdu. Yemeyip yiyistigi Fransiz hatunun yedeginde tutuyordu bu kizi. Kizin halini hatrini sorduktan sonra, roportaj isinin noldugunu sordu. Kiz adamin kulagindan kulakligini aldi. Sadece cizirti duydu. Adamin muzik zevkinden igrendi. Oysaki sadece radyo cekmiyordu. Rebecca'nin Isvecli garip arkadaslari ile konusurken Rebecca'yi ve Telefonunu alan kizi kaybetti. Tuvalete gidip isedi. Sigara icti. Dans pistinde Cek kizla dans etti. Sarisin Iranli kizin gotunu seyretti. Caprazdaki kizin buyuk goguslerine bakti. Disari cikti, sigarasindan bir nefes cekti. Iceri girdi, isedi, montunu aldi ve cikti. Kafasi iyiydi.
Alidhem'deki otobus duraginda kusmaya calisti. Otobuse kusmak istemiyordu, sonucta sofor ekmeginin pesindeydi. Fakat kusamadi, otobuse bindi. Virajdan donerken midesi bulandi ve kustu. Universite hastanesinde indi. Kusmaya calisti, kusamadi. Mariehem otobusune bindi. Otobuse kusmamak icin Mariehem centrum duraginda indi. Kusamadi, sigarasini yakti, eve yurudu. Sigarasinin uzerine basti ve kapiyi acti. Bir kat cikti ve anahtarla koridorun kapisini acti. Bir sure sonra odasina girdi, uzerindekileri cikartti ve yataga girdi. Sabah 8.30'da uyandiginda kafasi bok gibiydi ...
Umea, 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder