Gecen Beyoglu'nda tunelin orda soguktan korunmaya calisirken Duygu'yla beraber kendimizi bir kitapciya atmistik. O kitapci da ne zamandir okumak istedigim Poe'nin kisa oykulerini derlemis bir kitap gordum. Kendim kisa hikaye yazmaya calistigimdan dolayi kitabi derhal alip eve donus yolunda okumaya basladim. Kuskusuz Poe'nin ismini daha evvelde duymustum fakat kitap'in onsozunu okudugumda yazara olan kesinlikle hayranligim artmisti.Poe'nin polisiye, bilimkurgu ve fantastik turden edebiyatin kokenindeki en onemli adam oldugunu bilmiyordum. Daha onceden de var olan kisa hikayenin bugunki seklini almasinda yeri dolmaz bir rol oynadigini da bilmiyordum. 40 senelik felaketlerle dolu omru hakkinda hic bir sey bilmiyordum. Onsozde cevirmen yazarin olumununde kalin bir sis perdesi ardinda oldugunu yazmisti.
Poe hakkinda daha cok sey ogrenmek istedim. Onsozu okudukca Dosteyevski'nin bile 1861'de " Poe'nun sadece kendine has olan ve onu butun diger yazarlardan ayirt eden ozelligi, hayal gucunun olaganustu genisligidir " dedigini gordum. Elimdeki kitabin ilk hikayesi olan "Metzengerstein" adli oykude evrenin ve Tanri'nin bir ve ayni sey oldugunu, baslangicta cok kucuk bir nokta iken maddenin genleserek evreni olusturdugunu soyler. Bu genisleyen evren ve Big Bang Teorisinin ortaya atilmasindan onlarca yil evvele denk gelir. Poe, Einstein'a kadar sacmalik olarak gorulen uzay ve zamanin ayni sey oldugu fikrini de ortaya atan adamdi. Bunlardan baska kara delikler hakkinda fikirler ortaya surmus ve dogrulugu ancak bir yuzyil sonra anlasilan " Samanyolunun bir galaksi oldugu " fikrini savunmustur.
Poe'nin tum bunlari nasil bilebildigi hakkinda elde hic bir yazili belge bulunmuyor. Yasami felaketlerle gecen Poe'nin konu uzerinde hic bir tahsil almamasina ragmen ileri surdugu fikirleri olusturan yuksek hayalgucu ve zekasina hayran kalmamak elde degil. Bir ergen gibi konusup Poe tam da cocuklugumda olmak istedigim adamdi diye yazimi bitireyim orda olmayan blog okurlari...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder